blogger etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
blogger etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Ocak 2019 Cumartesi

Adriyatik'in kraliçesi Budva

Yaşlı Ceneviz Kalesi'nin gizemi, Dans Eden Kız'ın güzelliği, Stevi Stefan'ın kalabalık içindeki yalnızlığı... Mutluluk Destinasyonu bu hafta, İtalyan rüzgarları ile yüzünü batıya dönmüş, ama kalbinde doğunun iklimini barındıran Budva'da.
Budva - Mutluluk Destinasyonu
Bir zamanlar sadece düşük bütçesi olanların, vize istemediği ve otelleri uygun fiyatlı olduğu için tercih ettiği Budva, artık dünya jet sosyetesinin de kalbinin attığı yer. Egzotik adaları, leziz yemekleri ve tabii ki dillere destan gece hayatıyla, yeni bir İbiza olma yolunda ilerleyen Budva'nın şöhreti, Karadağ'ı geride bıraktı bile.
Budva - Mutluluk Destinasyonu
BUDVA'YA NASIL GİDİLİR?

Türkiye'den Budva'ya ne yazık ki direkt uçuş henüz bulunmuyor. Bunun için önce Karadağ'ın başkenti Podgorica'ya uçarak, ardından bilet fiyatları 6 ila 10 Euro arasında değişen otobüslerle, 30 dakikalık bir yolculuğun ardından Budva'ya ulaşabilirsiniz. Uçak yolculuğu yaklaşık 1 saat 45 dakika sürüyor. Üstelik Karadağ, Türkler'den vize istemiyor.
Budva - Mutluluk Destinasyonu

BUDVA'DA NERELER GEZİLİR?

1-) STARİ GRAD

Yüksek duvarların arkasında yükselen bir orta çağ şehrini andıran Stari Grad'a buranın yerlileri 'eski kasaba' diyor. Bir zamanlar Romalılar'ın evi olan bu antik kent şimdilerde Budva'nın turizm merkezi. Her daim kalabalık, her daim cıvıl cıvıl. Kasabayı çevreleyen surlara dört yerden giriş çıkış var ve güney kapısı büyük bir sürprize, Adriyatik Denizi'nin masmavi sularına açılıyor. Gittiğiniz yerlerden hediyelik eşya alma alışkanlığınız varsa, buradaki sevimli dükkanları gezmenizi tavsiye ederiz.
Budva - Mutluluk Destinasyonu

2-) DANS EDEN DENİZ KIZI HEYKELİ

Budva'nın simgelerinden biri de, şehrin göbeğinde duran Dans Eden Deniz Kızı Heykeli. İnanışa göre heykele dokunanın şansı yaver gidiyor. Ancak fotoğrafta yalnız durduğuna bakmayın, heykele dokunmak için uzun süre bekleyebilirsiniz, zira önünde hep kuyruk oluyor.

Budva - Mutluluk Destinasyonu


3-) STEVI STEFAN ADASI

Ana karaya sadece incecik bir köprü ile bağlı olan ve Bursa'daki Gölyazı'yı andıran bu mistik ada, dünyaca ünlü isimlerin de sığınağı. Taş evlerle çevrili sokakları kadar plajları ile de meşhur. Ancak adaya özel araç girmesine izin verilmiyor, sadece toplu taşıma ile ulaşabilirsiniz hemen ekleyelim.
Budva - Mutluluk Destinasyonu


4-) STEVI NIKOLA ADASI

Masmavi denizi, incecik altın sarısı kumları ve mis gibi çiçek kokularıyla yeryüzündeki cennet denebilecek olan bu adaya Budva'nın Hawaii'si de deniliyor. Sadece deniz taksi ile ulaşılabilen Stevi Nıkola Adası, deniz turizmine dair her şeyi vadediyor.

Budva - Mutluluk Destinasyonu


BUDVA'DA NEREDE KALINIR?

Lüksü, karşılanabilir rakamlara sunan Budva'da, otel fiyatları da bütçeyi aşmayacak cinsten. Şehrin en lüks otellerinden biri olan Splendid Otel'in fiyatı ortalama 495 TL. Ben kültürel tura çıktım, daha düşük bütçeli bir yer lazım diyenler için ise 4 yıldızlı Hotel Zeta var. Buranın fiyatı ise gecelik 250-300 TL arasında.

Budva - Mutluluk Destinasyonu

29 Aralık 2018 Cumartesi

Beyoğlu'nda bir Noel akşamı

Yılbaşı bütün ışıltısıyla yine sokaklara yansıdı. 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gece Hristiyanların 'Noel Yortusu' olarak İstanbul’da da kutlandı. Birçok dini merkez gibi, kentin en büyük Katolik cemaatine sahip St. Antuan Kilisesi de coşkuyu yaşayacağınız sayılı yerlerden biri. ‘Santa Maria’ yani Meryem Ana Draperis Kilisesi ise yoksulluğa övgüler diziyor adeta, keşiş hayatının numunesi gibi duruyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Boğucu bir yıl, yorgunluklar ile geride kalırken; yepyeni heyecanlar beklediğimiz günlere az kaldı. Sokaklar, evler ve mağazalar süslü süslü… Tıpkı St. Antuan gibi… Santa Maria ise ilahi bir adalet, fakirliğe davet ediyor. Çünkü Hz. İsa, yoksuldur ve asıl mühim olan onun gibi yaşamaktır. Draperis Kilisesi’nde 'yoksulluk' yüceltiliyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Albanita’nın çizdiği rota; Beyoğlu ve Galata arasındaki 400 metre uzaklıkta bulunan iki merkezde ‘inanç’ farkını yaşatıyor. St. Antuan’da her kökten insanlar cıvıl cıvıl bir kalabalık oluşturuyor. Katoliklerin duygularını yaşamayan bu kozmopolit kitle, dini ritüelleri sanki bir müze gibi duygusuz, biraz da saygısızca izliyor. Santa Maria’da ise daha kapalı bir cemaat duygusal dakikalar yaşıyor, gözyaşları hissediliyor, Latince çağrılar ayırt ediliyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Bu arada öte yandaki St. Antuan’da cemaat için ayrılmış bölümde bir kadın farklı etnik ve dini kökteki insanların rahatsız edici gürültüleri arasında ellerini yüzünde birleştiriyor, başını önüne eğiyor ve Hz. İsa’yı hissetmeye çalışıyor. Yanındaki bir adam ise gözlerini kapatmış, göz kapaklarının oluşturduğu karanlıkta başını gökyüzüne kaldırarak, göğe çıkarılmış Hz. İsa’yı yaşıyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Kırmızı şerit ile çevrilmiş Katoliklerin oturduğu mahfuz bölümün dışındaki Müslüman ve Yahudi kökenli insanlar ise hürmetsiz, rahat hareketleri ile rahatsız edici görünüyor. Ancak ilahi atmosfer dolayısıyla ruhani duygular yüklenen cemaat, hoşgörü ile karşılıyor meraklı ziyaretçileri. ‘Barış ve sevgi’ içinde her eksikliği görmezden gelerek, karışıklık ve curcuna arasında geleneklerini yaşamaya, ilahileri dinlemeye gayret ediyor.

Pera’da bulunan Santa Maria’daki Noel ayini, saat 20.00’de ilahilerin okunmasıyla başlarken; Beyoğlu’nda yer alan St. Antuan’dakiler, birkaç saat geciktiriyor kutlamaları… Memnuniyet ile karşıladıkları kalabalığın biraz çekilmesini bekliyorlar belki de, bilinçli rötarlarla… Bu arada Latince, İtalyanca, Türkçe, İngilizce ve Lehçe dillerde 'barış çağrısı' ve tebliğler yapılıyor. Uysallık ve iyilik ile yüzleşilmesi gerektiği misafirlere hatırlatılıyor. İnananlar okunan ilahi ve dualara gözyaşı ile eşlik ediyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Dışarıdaki kapıda, içerideki replika ve dilek oymalarında advent mumları yanıyor. Çocuklar ve yetişkinlerin oluşturduğu kar beyazı korolar, Noel ilahileri okuyor. Hristiyanlığın başlangıcından çok sonra, ilk defa 1837’de Fransa’da Orleans Düşesi Helene’nin Tuileries Sarayı’nda kurduğu yılbaşı çam ağacı, günün önemine baskın çıkıyor. “Noel süslemesi”  farklı inanç dünyasındaki insanları kendine çekiyor. Etrafı tablet ve akıllı telefon ışıklarıyla çevrilmiş ağaç, Katolikler’den uzak duygular içindeki insanların emanet gülücüklerine fon oluyor. Yaz kış yaprak dökmediği için ölümsüzlüğüne inanılarak kutsiyet atfedilen Noel ağacı için St. Antuan’daki objektifler, renkleri ve ışıklandırmasına dönüyor sürekli...
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Latince “beden alış” anlamına gelen ‘natalis’ kelimesinden doğan Noel ve Yunanca ‘kurtarıcı’ demek olan Christ, yani Hz. İsa’nın isminden mülhem olan geceye, tam da bu yüzden Christmas veya Noel denildiği rivayet ediliyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Öte yandan ‘ilk Hristiyanların yaşadığı dönemde kilise, Hz. İsa’nın doğumunu da kutlamaya karşıydı’ diye tarihi kayıtlar not düşüyor: “Aslında eski bir pagan adeti, “İsa güneşimizdir” şeklinde bir bakış ile Hristiyanlaştırılmış oldu” deniyor. Mesela Romalılar, kış aylarında ışık tanrısı Mitra’nın kendilerini terk etmesine üzülür, günlerin uzamaya başladığı 25 Aralık’ta güneşin esaretten kurtulması şerefine büyük ve biraz da ‘ahlâksız’ denebilecek eğlenceler yapardı.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Protestanların dünyaya yaydığı Noel kutlamalarının eski tarihlerde Avrupa’da sık sık yasaklandığı biliniyor, Türkiye’de ise kutlamaların başlangıç tarihi 1926’ya, Cumhuriyet Dönemi’ne tekabül ediyor.
Beyoğlu'nda Noel - Mutluluk Destinasyonu
Işık zincirleriyle çevrilmiş St. Antuan Bazilikası’ndan Hz. İsa ve Meryem Ana’yı anlatan ilahiler yükseliyor bulutlara ve İstiklal Caddesi’ne taşıyor. Biraz gerideki Santa Maria Kilisesi’nde de Hz. İsa’yı ve doğuşunu anlatan konuşmalar, İncil’den bölümlerin okunmasını takiben son olarak Kutsal Doğuş’u sembolize eden replikadaki “Bebek İsa” heykelinin kutsanmasıyla gece tamamlanıyor.

‘Tu scendi dalle stelle’ yani “Sen yıldızlardan iniyorsun” ilahisi okunuyor ve kalabalık arkalarından gelen tütsü kokularıyla kilise merdivenlerinden huşu içinde yukarı doğru çıkıyor ve hayatlarına geri dönüyor. Dudaklarında şarabın bıraktığı ıslaklık, ellerinde ise kutsal ekmek bulunuyor.

Çengelköy: Boğaz'ın kenarında asırlık bir çınar

Boğaziçi’nin esintileri, yalıların alt katına, cumbalı üst katlara misafir oluyor. Bahçesi “deniz” olan Muazzez Hanım Yalısı, Server Bey Ya...