fiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
fiyat etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Kasım 2020 Çarşamba

Pierre Loti'nin izinde Eyüpsultan yollarında

Eyüpsultan İskelesi’nden çıkanlar, trafik ışıklarında bekliyor; karşıya geçmek için… Bulutlar şehrin üzerine çökmüş, gri bir hava ile örtülü İstanbul, yağmur bekliyor. Neyse ki ışıklar çabuk yeşile dönüyor, kurulmuş gibi insanlar duran arabaların önünden karşılıklı olarak birbirine tezat şekilde geçiyor. Mutluluk Destinasyonu bu hafta, Eyüpsultan’ı keşfe çıkıyor.


Kaptanpaşa Camii, bir mescid olarak dizayn edilmiş küçük bir yer. Eyüpsultan’ın giriş kapısı gibi konumlandırılmış cami, semtin kimliğini de ele veriyor. İki merdivenle çıkılan caminin altında ve yanında iki çeşmesi dikkat çekiyor. Camiyi, Sokullu Mehmed Paşa’nın oğlu İbrahim Han için kahyası Gürcü asıllı Mahmud Ağa, 1567’de yaptırmış. İç çatısı ahşap olan, içinde 1318’den kalma ‘altın’ işlemeli Ayet-i Kerimeler bulunan, sempatik minaresi ile “kare planlı” eski bir konağı andıran 453 yıllık mescid, asırlara uzanan görmüş geçirmiş bir yapısıyla, daha Eyüpsultan’a girmeden misafirlerini heyecanlandırıyor. Albanita ile Bordolu Çocuk da Eyüpsultan Camii’ne gelmeden bir süre hayranlık ile buraya bakıyor. Kaptanpaşa Camii semtteki birçok saklı güzelliği de fısıldıyor.

Kaptanpaşa Camii’ni geçip Eyüpsultan Camii’ne doğru düz devam etmek yerine solunuza dönerseniz, ahşap ve cumbalı konakların arasında kalacak ve kendinizi bugünkü dünyadan soyutlanmış, tarihler arasında bir yolculuğa çıkmış gibi hissedeceksiniz. Kendi kendinize oracıkta sorgulamaya başlayacaksınız, yaşayışınızı ve istemeden kalbinizden dökülecek cümle şu olacak konaklara bakarken: “Burası yaşadıklarını sananlar ile öldükleri sanıların sınır çizgisi.” Çünkü bizden asırlar önce yaşamış olanların standartlarının güzelliğine bugün bakarken; iç geçiriyorsak hâlâ pek hayatta olduğumuzu iddia edemeyiz.

Eski evler arasında dolanırken; Necip Fazıl Kısakürek’in ‘ahşap ev’ tasviri gelip kuruluyor Bordolu Çocuk’un zihnine… Hani şu; 3 katlı ahşap konakta torun ile büyükanne arasındaki ‘Batılılaşma’ ile derdini anlattığı dizeler… Sahi ne diyordu söze konu ‘Muhasebe’ şiirinde şair; “Üç katlı ahşap evin her katı ayrı alem! Üst kat: Elinde tespih, ağlıyor babaannem. Orta kat: Mavs oynayan annem ve aşıkları, Alt kat: Kız kardeşimin Tamtam da çığlıkları.”

Eyüpsultan belki de, daha ilk adımlarında Bordolu Çocuk ve Albanita’ya ‘imparatorluk’ Türkiye’si ile yeni doğum aşamasında imkânsızlıklar içindeki ‘Cumhuriyet’ rejimiyle yönetilen devletin dönüşümünü gösteriyordu. Reddimiras bugün ahşap konakların önünde biz ağlarken, aynaların bize güldüğünü işaret ediyor.

Geleni gideni, gezeni göreni çok olduğunu az ilerideki bir konağın kapısına koyulan not ile tebessüm ederek anlıyoruz. Evde bebek olduğuna dair bir pusula bırakan hane sahipleri, sosyal medya gençliğinden “Uzakta fotoğraf çekmelerini” rica ediyordu.

Konakları gönül kırıklığı ile ardımızda bırakarak Eyüpsultan Camii’ni tavaf edip, dudaklarımızda mırıl mırıl temennilerimiz ve dualarımızla Piyer Loti Tepesi’ne çıkmak için teleferik istasyonu için adımlarımızı sıklaştırıyoruz. Yağmur ha yağdı, ha yağacak çünkü…

Dünya ile ölüm arasındaki bu yolculukta, mezarlıkların üzerinden tepeye çıkıyoruz; ancak toprak altındakilerinin ruhunun ise “gökyüzü ve üzerimizde olduğu” inancı ise ezberleri, dengeleri alt üst ediyor burada. Birkaç dakika içinde teleferik ile deniz seviyesinden 45 metre yüksekliğe ulaşıyor Albanita ve Bordolu Çocuk. Adet olduğu üzere teleferikten inen herkes gibi panoramik bir Haliç fotoğrafı çekiliyor. 

Adını Fransız Deniz Kuvvetleri’ndeki albay Pierre Loti mahlasıyla Julien Viaud’tan alan tepe, hafta sonu kalabalığa rağmen sakin bir gün geçiriyor. Belki de erken saatler olmasından  kaynaklanıyor.

Albanita ile Bordolu Çocuk, mavi kırmızı kareli masa örtüsüyle kapatılmış masalara oturuyor ve Pierre Loti üzerine konuşuyor. 1876’da subay olarak İstanbul’a geldiği bilinen Viaud’un “Osmanlılar’daki sosyal hayat ve Eyüp’ün sırtlarındaki ‘Altın Boynuz’ denilen Haliç manzarasından etkilenerek burada kaldığı” klişe sözleri ediliyor. Ancak Albanita farklı bir şey söyledi: “Bugün ‘Pierre Loti Çay Bahçesi’ denilen yer, Viaud’un sıklıkla uğradığı günlerdeki adı Rabia Kadın Kahvehanesi.” Albanita, ‘Hatta’ diyerek şöyle devam ediyor: “Pierre Loti’nin ‘Aziyade’ adlı romanında anlattığı kadın, aslında gerçekte aşık olduğu, Selanik göçmeni evli bir hanımefendi. İstanbul’a hayranlığından falan değil; bayağı kadına aşkından Eyüpsultan’a yerleşiyor.”

Albanita ile Bordolu Çocuk kahvelerini içerken; ilgi ve sevgiye muhtaç bir kedi gelip ayaklarına yapışıyor. Önce Albanita’nın kucağına sonra Bordolu Çocuk’un omuzlarına ve başına çıkan kedi, bir süre ayrılmalarına da müsaade etmiyor. Masalar arasında adeta maskot olan kendi, Pierre Loti gibi son konukları Albanita ile Bordolu Çocuk’u da Eyüpsultan’ın sırtlarında müdavim olarak tutmaya kararlı olsa da ilgisi ve sevgisiyle hemen yan masadakilere emanet edilerek, takribi 650 metrelik eğilip bükülen mezarlıklar arasındaki yoldan aşağı iniliyor.

19. Yüzyıl’da İstanbul’a gelen bütün Levantenlerin ve seyyahların uğrak yeri Pierre Loti’den veya Evliya Çelebi’nin Seyahâtnamesi’ndeki adıyla İdris Köşkü Mesiresi’nden uzaklaştıkça, Kaşgari Dergâhı’na ve tanıdık mezarlara yakınlaşılıyor. Hepsine ayrı ayrı selam verip dualar edilerek; yeniden Eyüpsultan Meydanı’na varılırken; Albanita’nın teklifiyle Balat’a geçiliyor.

Balat / Mutluluk Destinasyonu
Orada yaşamayanlar için girilmesi tehlikeli olan Lonca’dan dükkânların kapısında her an kullanılmaya hazır makineli silahların gölgesinden, ‘yadırgayan’ tehditkâr ve rahatsız eden bakışların arasından geçerek, Balat’a giriliyor. Göz kırpmasına, tebessüm edilmesine karşı kavga çıkabilme potansiyeli olan Lonca’daki baskıdan sonra Balat’taki rahatlık ile Albanita ile Bordolu Çocuk nefes alıyor. 

Balat / Mutluluk Destinasyonu
Bizans’tan miras semtte, gün yorgunluğu atılırken; yine gelecekten ve geçmişten söz açılıp zamanın demi alınıyor

Balat / Mutluluk Destinasyonu

Saatlerdir peşlerinde dolanan gri bulutlar ise Balat’ta soluklanırken; ‘rahmet’ olarak üzerlerine yağıyor. Ancak bir yol kenarı kafesi verandasına sığınmış olarak yağan yağmur, sadece romantizm oluyor. Keyifli bir gün daha ‘anı albümü’ için not diye işleniyor.

23 Şubat 2020 Pazar

Tanrıların ve tapınakların kenti: Katmandu

Albanita’nın yorgun başı omzunda olan Bordolu Çocuk, merakla uçak camından dışarı bakıyor. 6 saat sonunda sarp zirveler, bembeyaz dağların aydınlığı yansıyor kabin içine… Himalayalar, Mutluluk Destinasyonu’na adeta “Hoş geldiniz” diyerek geçit sunuyor. 
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Sevgiyle Albanita’nın saçlarını okşayan Bordolu Çocuk, yeşil tepelerden aşağı irtifa düşüren pilot manevrasıyla onu uyandırıyor. Uçak tekerleklerini Katmandu’ya indirdiğinde, tertemiz bir hava karşılıyor. 
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Nepal’deki tek uluslararası havalimanı olan Tribhuvan’ın Pasaport Kontrol Noktası’ndaki memuru “Namaste” diye selamlıyor Albanita. Gururlu askerleriyle şöhret bulmuş Gorkha’lardan dağ köylüsü Şerpa’lara kadar 60 ayrı etnik kökeni bünyesinde yaşatan, ‘hoşgörü’ diyarı Nepal’deyiz. Farklı etnik grupları sayesinde yıl boyu birçok festival düzenlenen Katmandu’da yine rengarenk günler yaşanıyor; “Dasain” günlerinde…
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Muhteşem dağ yollarından geçerek, bir labirenti andıran eski sokaklara karışıyoruz. Katmandu’daki kozmopolit kafe ve restoranlarda, deriler ve lisanlar birbirine karışıyor. Nepal ufak bir kara ülkesi; ancak inanç turizmi ve dünyanın en yüksek dağları Himayalar, burayı bir çekim merkezi yapıyor. Ancak buraya şunu da ekleyelim: 2015’te korkunç deprem geçiren Nepal’de binlerce yıllık tapınakların sapasağlam olması, akılları baştan alıyor. Katmandu’da hiçbir şey yapmadan bir kafede oturup insanları izleseniz de sıkılmazsınız. 
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
“Katmandu’da görülecek yerler” deyince Bordolu Çocuk ve Albanita’nın çıkardığı listedeki; ilk üç sırayı, Boudha Tapınağı, Narayanhiti Sarayı ile Garden of Dreams alıyor.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Devasa beyaz kubbe üzerinde çok renkli dua bayrakları dalgalanan Boudha, kızıl kumaşlar giymiş keşişlerin, anıt etrafında ritmik şekilde dönerken; dua tekerleklerini çevirdikleri yer. Eski kraliyet sarayı ihtişamıyla misafirlerini büyülerken; Garden of Dreams’te yeşillikler, çeşmeler, renkli çiçekler arasında verilecek mola, hareketli gün yorgunluğunu alıyor.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
“Katmandu’da ne yenir” sorusunun cevabı basit. Öyle ki; ünlü ‘Momo’ hamurunun yanı sıra Nepal mutfağının vazgeçilmezi olan pirinç ve köri olan yemekler her yerde karşınıza çıkacak. Çin, Tay, İtalyan ve Avrupa mutfaklarından seçkiler sunan Katmandu, lezzet şöleni gibi… Albanita ile Bordolu Çocuk ise otantik bir yer olan Thamel House’u seçiyor. Mercimek ve ıspanak ile servis edilen Nepal körisi Dhal Baatz’ı tadıyoruz.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Katmandu’da ulaşım seçenekleri arasında taksi ve otobüs dışında; bir de ‘rikşalar’ var. Motorlu, pedallı veya sürücünün çektiği alternatifler ile ilginç yolculuklar yapabilirsiniz. ‘Rikşa’ adlı taşıtlar sizi şehrin tepesindeki Maymun Tapınağı Swayambhunath’a çıkaracak.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Java Adası’ndaki Borobudur Tapınağı’yla birlikte dünyanın en eski Budist mabetlerinden biri olan Swayambhunath’a ‘rikşalar’ dışında ulaşabileceğiniz bir başka yol bulunmuyor. Tarihi milattan önce 500’lere kadar giden Swayambhunath’a Buda heykellerinin dizildiği tam 350 basamak aşılarak çıkılıyor. Albanita ile Bordolu Çocuk, Anadolu Kavağı’ndaki Yoros Kalesi’nden sonra 5300 kilometre beride, Swayambhunath Tapınağı’nda yoruluyor.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
“Katmandu’da ne yapmalı” diye merak ediyorsanız; vadi dışına yürüyüşler düşünülebilir. Böylece nefes kesen ‘Himalayalar’ manzarasının sizi beklediğini kulağınıza fısıldayalım. Katmandu’ya gelmişken; en popüler şarkıların yükseldiği turistik bölge Thamel’in 7 km. dışındaki Palan’a bir uğrayın. Zira müzesi, heykelleri, saraylarıyla sizi pişman etmeyecektir.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Eğer Albanita ile Bordolu Çocuk gibi kış aylarında Katmandu’daysanız. ‘Hazırlıklı’ gelmeniz gerekiyor; öyle ki, burada sıcaklık ‘sıfır’ derecelerine kadar iniyor. Yaz mevsimindeyseniz; zaten mevsim normallerinde bir ısıyla gezebilirsiniz.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
2 bin yıllık geçmişiyle egzotik bir şehir olan Katmandu’da “Ne alabilirim” diyorsanız, çokça etnik öğelerle bezenmiş hediyelik eşyalar, halılar, kilimler, kumaşlar düşünülebilir.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu

“Katmandu’ya nasıl gidilir” diye merak edenler için ‘Türk Hava Yolları’yla haftanın değişen iki günü hariç, İstanbul’dan uçulabilir; Pazar ve Çarşamba günleri hariç diğer günlerde de dönüş yapılabilir’ şeklinde not edelim.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Göz alıcı başkent Katmandu’da karlı tepeler, yaban hayatı, sakin göller ve eşsiz bir deneyim sizleri bekliyor. Hindistan’ın bereketli ovaları ile dünyanın en yüksek sıradağlarının kesiştiği yerdeki Katmandu, hızla büyüyen bir metropol olmasının yanında küçük yerleşim yerlerine ait sıcaklığını da korumayı başarmış görünüyor. Şehrin hemen her köşesinde ilginçlik sizleri beklerken; yerel halk, geleneklerine bağlılıklarını seremoniler ile yaşıyor.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Budizm ve Hinduizm’in etkilerini yoğun olarak hissedeceğiniz Katmandu’da tütsü kokusu başlarda rahatsız edici olsa da çabuk adapte olacaksınız. Katmandu’nun kalbi sayılabilecek Durbar Meydanı’nda Malla Krallığı’nın izlerini sürecek, çiçekçiler, turuncu renge bürünmüş Sadhular, hacılar, inekler, yıkık Hindu mabetleri ile Orta Çağ’dan kalma saraylar arasında dolaşacaksınız. Ardından tapınakları keşfe çıkabilirsiniz. 
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Bunlara birkaç örnek vermek gerekirse, ‘Rüyalar Bahçesi’ anlamına gelen Swapna Bagaicha, en geniş Budist avlusu Itum Bahal, eski şehrin ana tapınağı Jaisi Deval anılabilir.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Indra Chowk, Kathesimbhu Stupası, Krishna ve hem Budistler hem Hindular için kutsiyet atfedilen Machhendranath da Albanita ile Bordolu Çocuk’un tavsiye listesinde yer alıyor. Hepsini görmek mümkün değil belki, ama istediğinize bakabilirsiniz. Ayrıca 17. Yüzyıl yapısı Hanuman Dhoka Sarayı ve Taleju Tapınağı da görülesi yerler arasında bulunuyor. ‘Katmandu’ adeta bir masaldan fırlamış gibi yaşanıyor.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Pokhara Bölgesi’ndeki Fewa Gölü’nde kayıkla gezinti yaparsanız; sizi sürpriz karşılayacak. Mesela göl ortasındaki Varahi Tapınağı ilginizi çekebilir. Yine göl kıyısında konumlanmış Dünya Barış Tapınağı’nı ziyaret edebilirsiniz. Gupteshwar Mahadev Mağarası da sonunda bir başka sürpriz ile sizleri bekliyor. Şahane bir şelale, doğanın görkemini sunacak.
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
Eğer hâlâ vaktiniz ve enerjiniz varsa, Tibet’teki mültecilerin köyleri de ilginç hatıralar bırakabilir anı hafızanıza… 
Katmandu - Mutluluk Destinasyonu
‘Katmandu’da nerede kalınır’ sorusunun cevabı ise Thamel’deki beton binalar arasında yükselen Guesthouse, bahçesi ‘kadife çiçekler’ ile bezenmiş bir Rana Sarayı. Kozmopolit bir bölge burası… Geceleri daha da hareketleniyor. Himayalar’ın beşiği Nepal’in başkenti Katmandu, Asya Pasifik’te dağlardan daha fazlasını sunuyor.

16 Şubat 2020 Pazar

Rüya gibi bir tatil 'Maldivler'

Yurt dışında tatil denilince herkesin rüyalarını Maldivler süslüyor. Egzotik bir adada, birçok kişinin deyimiyle 'yeryüzündeki cenette' kim felekten birkaç gün çalmak istemez ki. Peki rüyanızı nasıl gerçekleştireceksiniz? Mutluluk Destinasyonu bu hafta rotasını Maldiv Adaları'na çevirdi. Maldivler nerede, nasıl gidilir, tur fiyatları ne kadar, nerede kalınır, ne yenilir ne içilir tek tek anlatacağız sizlere.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
Maldivler ya da resmi kayıtlardaki adıyla Maldiv Cumhuriyeti, Hint Okyanusu'nun orta yerinde, bin 192 adadan oluşan bir ada zinciri. Ama bu adaların bazıları sizin o güzel rüyalarınızı kabusa çevirebilir. Adaların sadece 281 tanesinde hayat var, diğerleri ise vahşi yaşama teslim olmuş durumda.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
86 ada, 'otel adası' olarak kullanılıyor. Yani gördüğünüz o kusursuz yaşam, sadece o adalarda yaşanıyor, yerel halkın yaşadığı adalarda ise yaşam gerçekten çok zor. Hatta büyük çoğunluk Müslüman olduğu için bikini ve mayolarınızla gezmeniz pek hoş karşılanmayabilir.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
MALDİVLER'E NE ZAMAN GİDİLİR?

Lüks otellerde kalmak, tertemiz denizin tadını çıkarmak, kavurucu sıcaklarla birlikte bitmek bilmeyen yağmurlardan da kaçmak istiyorsanız Maldivler'e gidilecek en uygun zaman Nisan-Mayıs aylarıdır.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
MALDİVLER'E NASIL GİDİLİR?

Hint Okyanusu'nun ortasındaki bu cennet adaya ne yazık ki; Türkiye'den direkt uçuş yok. Dubai ya da Doha aktarmalı olarak gidebilirsiniz. Ana karaya ulaştıktan sonra kalacağınız ada oteline helikopter, küçük uçak ya da sürat motorları ile ulaşmanız mümkün. Zaten oteliniz bu imkanı size sağlayacaktır. Ama bizim tavsiyemiz, ana karaya indikten sonra bir araç kiralayarak otelinize gitmeden şehri de keşfetmeniz.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
MALDİVLER'DE NEREDE KALINIR?

Herkesin sahil keyfi yapma hayali kurduğu Maldiv Cumhuriyeti'nde lüksün doruklarına ulaşacağınız pek çok otel bulunmakta. Üstelik rezervasyonunuzu gitmeden 3 ay evvel yaptırırsanız, neredeyse yarı oranda indirim alabilirsiniz.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
Dediğimiz gibi Maldivler'de pek çok 'ada otel' bulunmakta. Baharat kokulu Male Adası'nda kalıp, 17. yüzyıldan kalma Cuma Camii, Altın Uçlu İslam Merkezi ve Male Fish Market'i gezebilirsiniz.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
Rengarenk binaların çevrelediği, zenginliğin sınırının olmadığı, 5 yıldızlı otelleriyle tam bir okyanus cenneti olan Maafushi Adası da bir başka seçenek olabilir.

Beyaz kumları ve tertemiz denizi ile şöhreti tüm dünyaya yayılan Utheemu Adası ya da balayı çiftlerinin gözdesi olan Feydhoo ve Maradhoo adası da seçeneklerinizin arasında olabilir.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
MALDİVLER TURU FİYATLARI

Bütçenize göre bir tatil planlamanız imkansız gibi görünse de aslında çok kolay. Mesela yukarıda söz ettiğimiz gibi lüks adalarda, rüyalarınızda dahi göremeyeceğiniz bir tatil yapmak istiyorsanız kişi başı en az 1000 Euro'yu gözden çıkarmanız gerekir. Ama ana karada, yerel halk gibi yaşayıp; deniz, güneş ve leziz yemeklerin tadını çıkarmak bana yeter derseniz kişi başı 400 Euro size yetecektir.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
MALDİVLER'İN EN LÜKS OTELLERİ

Lüks tanımı Maldivler'de değişiyor sanki. Daha önce lüks olarak gördüğünüz ne varsa, buradaki ihtişamın yanında vasat kalabilir.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
Dusit Hotels & Resort, bambu çatılardan oluşan, içi son derece modern dizayn edilmiş deniz üstü villalarıyla lükse farklı bir anlam katarken, misafirlerinden gecelik 3 bin lira talep ediyor.
Maldivler - Mutluluk Destinasyonu
OZEN byt Atmosphere At Maadhoo ise yine deniz üzerine kurulmuş villaları, villaların odalarından denize inen su kaydırakları ile cenneti yeryüzüne indiriyor. Ama bu cenette bulunmanın bedeli gecelik 16 bin lira.

2 Şubat 2020 Pazar

Metropol kıyısında

İstanbul’un diğer bütün semtleri ölümdür; ama ‘Arnavutköy’ insan var oldukça yaşayacaktır sanıyorum. Kokteyllerin, brunch’ların, tatil gecelerinin mekânı Arnavutköy’ün eteklerinde herkese yer var. Tarihi köşkleri, alımlı bir kadının ayağını suya sokması gibi; Arnavutköy’de zarafet içinde kayıkhaneleri Boğaziçi’nin akıntısında gezdiriyor. Kazıklı yol boyunca adeta bir dantelmişçesine işlenmiş ‘Art Nouveau’ desenleriyle rengârenk yalılar, “mimari festival” gibi uzanıyor. 
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Mutluluk Destinasyonu bu hafta, İstanbul’un havalı semti, sahil güzeli Arnavutköy’de…
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Eski bir balıkçı köyü olan Arnavutköy, bin 500 yıllık yerleşim yeri… Rumlar ve Museviler, semtin kimlik kartını ellerinde bulunduruyorlar. Öyle ki çeşitli sebeplerle göç ederlerken; arkalarında göz kamaştıran ahşap konaklar, dikkat çeken kiliseler ve fark edilen sinagoglar bırakarak, “Arnavutköy’ün sahibi” olarak çekilmişler. ‘Arnavutköy Rum İlkokulu’ ise kalan birkaç öğrencisi ile hüzünlü fotoğraf sunuyor.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Boğaziçi’nin eski balıkçı köylerinden biri olan Arnavutköy’de, yine balıkçılar olta atıyor. Sahil boyunca arabaların kornaları, bölgedeki soylu görüntüden tezat bir gürültü yayıyor. Misina ucuna bağladıkları kurşunları avare avare sallayan balıkçılar, yürüyüş yapanları da avlayacak gibi kendilerini kaybediyor. 
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Köşklerin, konakların, yalıların Marmara Denizi ile kaynaştığı “Arnavutköy’ün ‘Arnavutlar’ ile pek bir ilgisi yok” diyenler yanılıyor. Semt ismini 16. Yüzyıl’da Arnavutlar’ın buraya yerleştirilmesinden alıyor. Daha evvel Rum ve Museviler’in yaşadığı buralara, “Arnavutlar’ın köyü” anlamında ‘Arnavutköy’ denmesiyle ilgili olarak bir başka rivayet ise Sultan Abdülmecid Han Dönemi’ne dayanıyor. Padişah, semtteki Arnavut taş ustalarını İstanbul’un kaldırımlarını restore etmekle görevlendirince hem semt ismi hem de kaldırımları yenileniyor. O güne dek ‘Horasmoto’ yani “melekler şehri” olarak anılan bölge, ‘Akıntı Burnu’ anlamıyla Megalou Reumatos ve ‘Büyük Akıntı’ anlamıyla Mega Revma diye de biliniyor.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Bir kahvaltı, bir akşam yemeği, bir kahve molası, bir gün gecelik konaklama için tercih edilen Arnavutköy’de uzun uzadıya gezilecek bir rota çıkarılamaz belki… İstanbul sermayesinin yaşadığı semt, misafirlerine de mekânsal olarak hoş vakitler vaat ediyor. Bunlardan biri olan Alexandra’da şehri ve kendinizi dinlerken; huzur buluyor, yenileniyorsunuz mesela.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Bebek-Ortaköy arasındaki sabah yürüyüşü sonrası ahşap ağırlıklı konseptiyle Any Kafe’de bir kahvaltı yapmak veya kahve içmek pırıl pırıl başlangıç için bulunmaz imkânlar sunuyor. Ancak burayı aslında öne çıkaran, ‘a la carte’ sunumuyla Pazar brunch’ları kuşku yok ki… Albanita’yla geciktirilmiş bir hafta sonu kahvaltısı için tercih ettiği Any’de Bordolu Çocuk, deniz kokusu eşliğinde şölen tadında dakikalar geçirmişti. 
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Mahalle barı Kavanoz, saklı bir bahçe gibi “çevre dostu” şeklinde dizayn edilmiş. Sokak köpeklerine bile kapısı açık olan Kavanoz’un ismi girişinde satılan mumlar ve oda kokularından geliyor. Kuruçeşme’ye doğru Gabfoods’ta sağlıklı tercihlerde bulunabilirsiniz.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Gayrimüslimlerin ağırlıklı yaşadığı Arnavutköy’ün sahil yolunun hemen arkasında yer alan ana caddesinde ve yüksekten alçağa doğru her noktasında irili ufaklı pek çok ayazma, kilise bulunuyor. İyileştirici gücüne inanılan başmelek Mikail’e atfedilen 1899 tarihli Taksiarhis bunlardan birisi… Çan kulesi suskunluğa gömülse de II. Mahmud Han tarafından yaptırılan 1838 tarihli Tevfikiye Camii, hâkim dini egemenliği işaret ediyor.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Şehzade Tevfik’ten ad alan Osmanlı mimarisi caminin yanında ise Süslü Arnavutköy Karakolu konumlanıyor.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Körkadı Sokak’ta 19. Yüzyıl yapısı Profitis İlias Kilisesi ve ayazması var. Şapel, Hz. İlyas’a adanmış; ziyaret için özel izin gerekiyor. Dar sokaklarından yukarı doğru çıkarken; semtin hatıraları da sizinle birlikte gelir. Arnavutköy’ün tepe yerinde, Sadrazam İzzet Mehmed Paşa tarafından III. Selim Han için yaptırılmış İzzetabad Kasrı yer alıyor. Boğaz manzarası gözlerin önüne seriliyor. Yine Arnavutköy’ün tepelerinde ‘Amerikan usulü’ eğitim için 1863’te açılan Robert Kolej bulunuyor.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
‘Kazıklı yol’ geçilince gelen kıvrım, burun gibi çıkıntılı olduğu için buraya “Akıntı Burnu” deniyor. Boğaz’ın en kuvvetli akıntılarından biri, karşı kıyıdaki Kandilli ile Akıntı Burnu arasından geçerken; Marmara’nın en derin yeri olan burada, tarihin çeşitli zamanlarında ‘deniz kazaları’ yaşanmıştı.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Boğaz’ın sularının en hızlı aktığı Akıntı Burnu’nda, eski adıyla Mega Revma’da yengeçler bir zamanlar karadaki taşlar üzerine çıkıp yollarında ilerliyormuş.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
‘Mega Revma’ diye bilindiği günlerde Arnavutköy’deki Rumlar geçimlerini balıkçılık ile kazanırmış. Gündüz tutulan taze balıklar, akşam olunca Rumlar’ın işlettiği meyhanelerde servis edilirmiş. Akıntı Burnu’ndan başlayarak Ortaköy’e doğru sıra sıra balıkçılar dizilirken; “Rumlar’ın meyhane kültüründen kesinlikle anladıkları” hakkını teslim ediyor Albanita. Arnavutköy’ün meşhur balık lokantalarından çıkan kokular sizi kendisine çekiyor. Bunlardan birinde, duvarında “Balık oltayla, insan tatlı dille avlanır” yazılı Adem Baba’da yer bulmanız şanstır.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Öte yandan bir zamanların Rum köyü olan Arnavutköy’deki Rum meyhanesi Maestros’ta tarih kokusu deniz kokusuna karışıyor. Hudson ve Halet-i Ruhiye de ‘kokteyl bar’ kültürünü yansıtıyor. Bodrum Mantı ise Arnavutköy’ün klasiği olarak biliniyor. Butik adres Girandola’ya uğrayıp Albanita’nın tavsiyesi ‘narlı’ dondurmanın da tadına bakmalısınız.
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Arnavutköy’ün sokakları yürümekle bitmiyor. Francalacı Caddesi boyunca gördüğünüz evleri ayrı ayrı izlemeye kalkasınız, gün biter, yeniden güneş doğar. Caddenin bitiminde birbirine paralel uzanan Bakkal ve Mumhane sokaklarını da görmeden buradan ayrılmayın. 
Arnavutköy - Mutluluk Destinasyonu
Boğaz’ı kucaklayan yalıları, dar sokaklarına sırt vermiş ahşap evleri ve her bir noktasından farklı güzellik çıkan manzarasıyla Arnavutköy, sizleri de bekliyor.

Çengelköy: Boğaz'ın kenarında asırlık bir çınar

Boğaziçi’nin esintileri, yalıların alt katına, cumbalı üst katlara misafir oluyor. Bahçesi “deniz” olan Muazzez Hanım Yalısı, Server Bey Ya...