trilyalı otel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
trilyalı otel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Şubat 2019 Cumartesi

Çölün ortasında bir vaha: Petra

Nebatiler'in kayıp kenti, Ürdün'ün gizli hazinesi, dünyanın 7 harikasından biri... Mutluluk Destinasyonu bu hafta şairlerin 'tarihin yarısı kadar yaşlı, gül kırmızısı şehir' dediği Petra'da.
Petra - Mutluluk Destinasyonu
2.500 YAŞINDA BİR TAŞ ŞEHİR

Geçmişi milattan önce 400 yılına kadar dayanan Petra yani Taş Şehir, dünya üzerinde gördüğünüz ya da göreceğiniz başka hiçbir yere benzemiyor. Güneş'in açısına göre renkleri; kırmızı, turuncu, pembe ve sarı olarak değişen ve dağların içine oyulmuş olan bu antik şehir; bir zamanlar Nebati kavminin başkentiydi.
Petra - Mutluluk Destinasyonu
Bu antik yapının güzelliğini size şöyle anlatalım. Nebatiler aslında göçebe bir kavimdi. Ancak kendi oluşturdukları şehre aşık olunca, yüzyıllar boyunca yerleşik bir düzende kalmaya karar verdiler. Ta ki inançlarına göre yaratıcılarını kızdırıp, ceza olarak depremlerle karşı karşıya kalana kadar.
Petra - Mutluluk Destinasyonu
Fırat Nehri ile Kızıldeniz arasında uzanan Petra, tarihin ilk yıllarında belki de dünyanın görkemli şehriydi. Depremler ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle terk edilince, 1812 yılında yeniden keşfedildiği güne kadar uzun bir uyku süreci yaşadı.


Petra - Mutluluk Destinasyonu
ROSE ŞEHİR

Kayaların rengi nedeniyle Rose Şehir olarak da adlandırılan, Ürdün'ün gizli hazinesi Petra'da kum taşının içine oyulmuş tapınaklar, tiyatrolar, evler ve mezarlar insanı hayranlık çizgisinin ötesine taşıyor. Özellikle güneş battıktan sonra kurulan Bedevi kampı sakinlerinin mum yakarak tapınakları aydınlatması, geceyi görsel bir şölene dönüştürüyor.
Petra - Mutluluk Destinasyonu
Yaklaşık 100 kilometrelik bir alana yayılan Petra'ya adım atar atmaz insan kendini bilim kurgu filmi setinde gibi hissediyor. Taşlara dokunmak, labirenti andıran koridorların sonunda ortaya çıkan mimari harikaları görmek, hipnotize edici bir etki oluşturuyor.
Petra - Mutluluk Destinasyonu
Bu arada yukarıda 'kendimizi bilim kurgu filmi setinde gibi hissettik' derken abarttığımızı düşünmüş olabilirsiniz. Ancak Petra; Indiana Jones, Transformers ve Queen of Desert gibi pek çok filme de ev sahipliği yaptı.

Petra - Mutluluk Destinasyonu
PETRA'YA NASIL GİDİLİR?

Lut Gölü ile Akabe Körfezi arasında bulunan Petra'ya ulaşmak için, önce uçakla Umman'a gitmeli, ardından yaklaşık 2.5 saat karayolu seyahati yapmalısınız. Uçak biletleri biraz pahalı ama inanın göreceğiniz manzaraya değer.

Petra - Mutluluk Destinasyonu
PETRA'DA NEREDE KALINIR?

Bu antik kenti baştan aşağı gezmek ve her detayını incelemek en az 2 gününüzü alacaktır. Bu nedenle Umman'da kalıp, her gün 2.5 saat yol aşmak pek de akıllıca bir fikir değil. Petra'da Bedevi kamplarında ya da antik otellerde kalmak mümkün. Şehir içindeki otellere göre biraz daha pahalılar. Fakat her gün vereceğiniz yol parasını da eklerseniz, aşağı yukarı aynı fiyata gelecektir.
Petra - Mutluluk Destinasyonu


21 Aralık 2018 Cuma

Mutluluk Destinasyonu: 2018 Almanak

Mutluluk Destinasyonu, 9 ay boyunca bir kıta, 7 ülke, 24 şehir ve 42 mutluluk istasyonu biriktirdi. 297 günlük yayın hayatında blog editörleri, dünyanın çevresinde bir tam tur yaparak, 44 bin mil kat ederek, sizin için nefes alınabilecek mola yerleri keşfetti.
Mutluluk Destinasyonu
Avrupa Kıtası’ndaki etkileyici köşeler arasında özel deneyimler yaşayarak, sizlere de 2018’i uğurladığımız bugünlerde; yeni umutlar, yeni rotalar ve yeni mutluluklar listesi derledik. Yılbaşı arefesinde hazırladığımız “en iyiler” belki birkaç günlük kaçamak için iyi bir fikir olabilir. Buyurunuz; Mutluluk Destinasyonu'nun 2018 Almanak’ı:

EN İYİ MANZARA:

1- Tirilye

Marmara’nın sonsuz maviliğine bakan manzarasıyla, sırtını zeytinliklere vermiş Tirilye, doğanın bütün güzelliklerini aynı anda size sunabilecek tek adres sayılabilir.
Mutluluk Destinasyonu
Eski Rum evleri arasındaki Osmanlı yalısını andıran Tirilyalı Butik Otel, unutulmaz bir yıl dönümü için doğru durak olacaktır. Deniz kıyısındaki odanızda gün doğumu ve güneşin batışını izlemek için size 250 TL yeter. “Cennet’ten bir köşe” ifadesinin örneği olarak Tirilye, balıkları ve şaraplarıyla da diğerlerinden ayrışıyor. Bursa’nın sırrına Tirilye’de erebilirsiniz, sevdiğiniz ile göz göze bakarken...

2- Sarıyer

Tarih boyunca dünyada hüküm sürmüş imparatorluklarının gözünün üzerinde olduğu İstanbul Boğazı’nın en eski yerleşim yerlerinden Sarıyer’de görkemli bir durak sizi bekliyor 2018’in son gününde…
Mutluluk Destinasyonu
İstanbul’un Avrupa Yakası’nın Karadeniz’e açılan kapısı Sarıyer’deki Fuat Paşa Yalısı, eski yılların ihtişamını yükleniyor. Doyumsuz ‘Boğaz’ silüeti karşısında kendinizi ayrıcalıklı hissebileceğiniz tarihi yapı, Sultan Abdülaziz Han Dönemi’nde Hariciye Nazırı olan Keçecizade Fuat Paşa’nın malikanesi... Sadece 350 TL’ye sizi de “üst düzey” bir konukluğa davet ediyor.

3- Burgazada

Yandan çarklı vapurlarla “İstanbul’un Ege’si” Burgazada, kollarını açmış misafirlerini bekliyor. Yalçın kayalar üzerinde adeta bir kale gibi görünen Pyrgos Butik Otel, göz kamaştıran manzarasıyla şehir hatları vapurlarını selamlıyor.
Mutluluk Destinasyonu
Pencerelerine martıların misafir olduğu Burgazada, size sakinlik vaad ediyor. Sükûnetinin yanında romantizm de taşıyor her köşe başından Marmara’nın sularına… Özgürlüğün mekanı Burgazada, hoşgörü, sevgi ve barış rotası olarak da öne çıkıyor. 2019’a ‘ada’ modası ile girmek isteyenlerin 250 TL’yi kenara ayırması gerekiyor.

EN İYİ AKŞAM:

1- Balat

Vodina Caddesi’ndeki Agora Meyhanesi’nden aşk dolu sözler, Greek müzik tınıları ve mutlu kahkahalar sokağa yayılıyor. Yeni yıl için Asteri’den Stelyo’ya uzanan neredeyse bir buçuk asırlık meyhane harika mezeleri, nostalji kokan görüntüsüyle sizi ‘buyur’ ediyor.
Mutluluk Destinasyonu
Kendi zamanlarını aşıp bugünlere kadar ulaşan aşk şarkısına ilham olmuş Agora, yeni yıl kutlaması için doyumsuz bir tercih olabilir; eğer erken davranırsanız. ‘Burası Agora Meyhanesi’  diyor, duygu dolu anıları size bırakıyoruz. Bordolu çocuk kadar şanslıysanız, bir Albanita’nın gözlerinde divane olabilirsiniz.

2- Büyükada

Misafirlerini kendine hayran bırakan Büyükada için mevsimlerin, hava koşullarının bir önemi yok. Öyle ki; soğuk kış günlerinde sıcacık, romantik duygular yaşatıyor. 
Mutluluk Destinasyonu
Doya doya deniz mahsulleri tüketebileceğiniz Marmara’nın kıyısında, yakamozlar göz alıcı şekilde kadehlerinize vuruyor. Kalamar, karides ve güveç gibi ara sıcakları, taze mezeleri, lezzetli balıkları ile By Şükrü, Fedon’un alt solistlerinin de yeri… Uzun yıllardır balıkçılık ile uğraşanlar, tecrübesini kanıtlamak için hazır. Veganlara bile balığı sevdirebilecek restoranlardaki, ada aidiyeti ise keyifli deneyim yaşatıyor.

3- Kumkapı

Mutluluk Destinasyonu’ndan ‘selam’ getirerek; Tarihi Kumkapı Restoranı Historical’da buranın ruhunu yaşayabilirsiniz.
Mutluluk Destinasyonu
İlgili hizmeti, lezzetli et ve balık tercihleriyle misafirleri için her şeyi düşünmüş olan burada, her defasında memnun kalacaksınız. Mezeleri, salataları dillere destan restoran için gitmeden rezervasyon yaptırmanız yerinde olabilir. Malûm yılbaşı akşamı için talep çok olacaktır. Sonunda hayal kırıklığı yaşamayın. Deniz kokusu eşliğinde tarihi yarımada içinde daha masaya oturmadan mutluluk etrafınızda sarhoş olacak.

EN İYİ ROTA:

1- Kars

Mükemmel bir hafta sonu kaçamağı olarak Doğu Ekspresi, iyi bir yılbaşı rotası olabilir. Yeni yıla karlar altında girmek isterseniz Kars, Ermeni ezgileri, Kürt müzikleriyle sizleri bekliyor. 26 saatlik eşsiz bir deneyim ile tren yolculuğu yaparak Kars’a ulaştıktan sonra Selçuklu, Osmanlı ve Rus mimarisinin egemen olduğu topraklardaki taş otellerde, kristalize kar yağarken; kan kırmızı duygular sizi bekliyor.
Mutluluk Destinasyonu
Yeni yıl demek elbette Batı değil, Doğu’da da bambaşka bir yılbaşı geçirmek size farklı, yaşanmamış hatıralar bahşedecek.

2- Kocaeli

İstanbul’a uzak, İstanbul’a yakın rota, Marmara Bölgesi’nin en büyük üçüncü şehri, yeni yıl kutlamaları için renkli bir başka duraklardan biri olabilir. 
Mutluluk Destinasyonu
Bizim için yarım bir hikaye, ancak en unutulmaz hatıra olarak zihnin kıvrımlarında kendini gösteren Kocaeli, 2018 Almanak’ı içinde yer almasa, kendimize haksızlık olacaktı. Ancak yarım hikayesi bile ‘en çok okunan yazılar’ arasında başı çekiyorsa, tamamlanmış olsaydı, siz eğlencenin doyumsuzluğunu bir düşünün bakalım. İznik, Maşukiye, Kartepe ve Körfez de yeni yıl alternatifleri olarak çevresinde saçılmış duruyor.

3- Ömerli

Saklıgöl ve Şile arasındaki Ömerli de farklı tercihler arasında sıralanabilir. Öyle ki; kamp ve doğa tutkunları için sıradışı bir yılbaşı deneyimi sunuyor.
Mutluluk Destinasyonu
Ömerli, İstanbul’un köylerinden biri… Siz de doğal ve mütevazi bir arayış içindeyseniz, göl kenarındaki bungalovlar ışıltılı görünüyor. Ateş etrafında aşk dolu dakikalar artık sizlere kalmış. Ne içer, ne söyler, nasıl bakışırsınız; orasına biz karışamayız elbette. Ama Ömerli, etkileyici bir destinasyon olarak dikkat çekiyor. Tecrübe ile sabit olarak bu kadarına hakkımız var. Doğanın sunduğu huzur ile Ömerli’den mutlu yıllar…

EN İYİ KAHVALTI:

1- Gölyazı

Ulubat Gölü’nde balıklar suya girip çıkarken; eski hâl çarşısında mezat yapılıyor. Balıkları zıplamayana para verilmiyor burada. Gün yeni doğmuş olsa da, avlanmadan dönen balıkçılar bir köşede yırtılan ağları dikiyor.
Mutluluk Destinasyonu
Bordolu çocuk ile Albanita ise daha önce tatmadığı reçelleri, peynirleri deneyimliyor. Otantik bir ortamda, nefis gözlemeler, taze kahvaltılıklar, ezmeler, organik sebzeler, binbir çeşit ürünler ile 2019’un ilk öğünü uzun süren bir ritüel olabilir pekâlâ. Taze demlenmiş çaydanlığın dibi gelene kadar da hoş sohbet ve huzur size kâr kalır.

2- Anadolu Kavağı

Marmara’nın suyunun Karadeniz’e karıştığı Anadolu Kavağı’nda kar beyazı örtüler, iddiasız; ama zarif sandalye ve masalarda kahvaltı, en keyifli atıştırmalık... 
Mutluluk Destinasyonu
Henüz vapur seferlerinin başlamasına birkaç saat olsa da mahmur bakışlar arasında kıyıdaki evlerin kayıkhanelerine dalgalar vururken; kediler ve kuşlar ile cömert bir yeni yıl yeni gün başlangıcı yapabilirsiniz. Birçok alternatif bulunan küçük iskele meydanında İstanbul’un doyumsuz manzarası ise gözlerinize hitap ediyor. Balıkçılar denizde rüzgar ve dalgalarla mücadele ederken, siz ılık, sıcacık anlar yaşayabilirsiniz.

3- Cumalıkızık

700 yıllık Osmanlı köyü Cumalıkızık, Uludağ’ın eteklerinde konumlanıyor. Şirin köy hayatı, natural dokusuyla burada hakim renk tabiatından mülhem yeşil olsa da, ahşap evler rengarenk. Dolayısıyla her rengin hüküm sürdüğü Cumalıkızık’daki Bulanlar Konağı’ndaki kahvaltı da öyle... Doğal hayatın ihtişamını geçit töreni yapıyor. Çeşit çeşit lezzetleri ile her damak zevkine hitap eden tercihler sunulurken, samimi, saygılı bir ortam mevcut.
Mutluluk Destinasyonu
Yeni yıl için ‘köy kokulu’ bir armağan olarak “Cumalıkızık” not edilebilir. 2018’in son gecesi sonrası afyon patlatmak için ancak böyle bir doğa gerekir.

EN EKONOMİK:

1- Arnavutluk

En cazip rotaların başında elbette Albanita’nın diyarı Arnavutluk geliyor. Mütevazı bir bütçeyle vizesiz olarak Tiran’a THY ile her gün, Pegasus ile haftanın 4 günü uçabilirsiniz. 230 Euro’luk bir maliyet, Balkanlar’ın ortasında bir yerde size huzur sunuyor. Sadece huzur değil elbette, renkli bir eğlence hayatı da vaad ediyor.

Mutluluk Destinasyonu
Aşk ile gidebileceğiniz, aşk yaşayacağınız ve aşk ile döneceğiniz bir mutluluk rotası Arnavutluk, yeni yıl için de gelinlik kız gibi süslenmiş. Karadağ, Sırbistan, Makedonya ve Yunanistan’ın orta yerine, Rumeli’de yeni yıl kutlamasına buyurun.

2- Bosna Hersek

Büyük acıların yaşandığı topraklarda görkemli kutlamalar ile 2019’u karşılamak, geçmiş üzüntülere haksızlık gibi gelebilir; ama yaşanan travmaları da bastırmak gerekiyor bir yerde. Bosna Hersek vize istemiyor olsa da, prosedür yerini bulsun diye ‘220 Euro’ talep ediyor.
Mutluluk Destinasyonu
Bunun yanında da Boşnaklar, Hırvatlar ve Sırplar’la doyasıya eğlence sunuyor. Birbirinden güzel mekanların işletmesi malum olduğu üzere Hristiyanlar’a ait. Müslümanlar için kepenkleri erken indirmek yazılı olmayan bir adet… Ayrıca bira, şarap ve brendy dışında seçenek olmadığını da bilmelisiniz.

3- Kıbrıs

Yeni yıl için en özel rota elbette ki; Kıbrıs. Akdeniz’in güzelliği üzerine sinmiş Lefkoşa’da, Girne’de ve her kentte eğlencenin sınırı yok.
Mutluluk Destinasyonu
Genç, yaşlı herkesi kendine çeken Kıbrıs, ‘eğlence’ denince ilk akla gelen köşelerden biri… Ancak çok sayıda alternatif olduğu için avantajlı fırsatlar da sunuyor. Konserler, casinolar, ünlü sanatçılar, lüks programlar, özel organizasyonlar, kaliteli oteller, ılıman bir iklim… Hangisini söyleyelim. Kıbrıs’ta yılbaşı tecrübesi yaşamalısınız, ancak limitinizi fazla da yükseltmeden. ‘Ekonomik rota’ derken; “yılbaşı özeldir” parafı da düşelim.

Mutluluk Destinasyonu Ailesi olarak biz de hepinize huzurlu, eğlenceli bir yıl dileriz. 2018’den daha güzel bir yıl olsun 2019. Yeni ‘mutluluk istasyonları’ için bizi takipte kalın.

3 Kasım 2018 Cumartesi

Hollanda'nın outleti Rotterdam

Kübik evleri, insanın ufkunu açan müzeleri ve tabii ki Avrupa'nın en ucuz alışveriş noktası olmasıyla meşhur Rotterdam'dayız. İstanbul'da sıcak bir sonbahar sabahını geride bırakarak, kışa çoktan adım atmış şehrin sokaklarında kaybolmaya hazır mıyız? Mutluluk Destinasyonu bu hafta da kuzey ışığını takip ediyor.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu
ROTTERDAM'A NASIL GİDİLİR?

Amsterdam'dan sonra Hollanda'nın ikinci büyük kenti olan Rotterdam'a ulaşmak için İstanbul Havalimanı'nda başlayan 3 saat 40 dakikalık bir yolculuğu göze almalısınız. Normal şartlarda uçak biletleri 100 Euro ile 250 Euro arasında değişiyor. Erken rezervasyonda ise bu fiyatları 80 Euro'ya kadar çekebilirsiniz. The Hague Havalimanı şehir merkezine yakın olduğundan, bu Avrupa kentini uçaktan iner inmez gezmeye başlayabilirsiniz.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

Eğer Amsterdam'a uygun bilet bulursanız da sakın kaçırmayın.
Zira Rotterdam - Amsterdam arası yaklaşık 1 saat 30 dakika sürüyor. Üstelik bu vesile ile rotanıza farklı bir şehir de eklemiş olursunuz.

ROTTERDAM'DA NERELER GEZİLİR?

Hatırı sayılır Türk nüfusu ile küçük bir İstanbul'u andırsa da, Rotterdam aslında bir açık hava müzesi gibi. Sadece su kenarında oturup bir fincan kahve içerken bile birbirinden ilginç manzaralar içinde bulabilirsiniz kendinizi.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

1-) KÜBİK EVLER


Kendine özgü mimari anlayışıyla Rotterdam'a adım atar atmaz kendinizi bir Picasso tablosunda gibi hissedebilirsiniz. Empresyonizmin sonunu kübizm akımı ile getiren Picasso'nun ilham olduğu bir mimarın 1970'lerde tasarladığı bu evler hala kentin simgelerinden biri.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

2-) ERASMUS KÖPRÜSÜ


1940 yılında Nazi saldırısı ile yerle bir olan Rotterdam'ın yeniden inşası 1970'e kadar büyük ölçüde tamamlansa da, 1996 yılında yapımı tamamlanan Erasmus Köprüsü; şehrin yeniden ayağa kalktığının bir simgesi olarak boy gösteriyor. Köprü üzerinden şehir manzarasını kesintisiz izlemek de mümkün.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

3-) BOIJMANS VAN BEUNINGEN MÜZESİ


Şehrin sokakları açık hava müzesi gibi görünse de, tarihe tanıklık eden pek çok müzeye de ev sahipliği yapıyor Rotterdam. Mesela Beuningen Müzesi'nde; Van Gogh, Dali, Monet ve Rembrabt gibi pek çok dahi sanatçının eserini yakından görebilirsiniz. Öte yandan bu müze, yeni ve çağdaş sanata da yer ayırarak, eski ve yeni arasına köprü kuruyor.

4-) BÜYÜK ROTTERDAM KİLİSESİ

Modernizmin başkenti Rotterdam'da Ortaçağ'dan kalan tek eser olan Saint Laurenskerk, Nazi saldırısı ile büyük hasar alsa da, 1952'de ki restorasyonla eski ihtişamına kavuştu.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

ROTTERDAM'DA ALIŞVERİŞ


Bu kısım özellikle hanımların ilgisini çekecektir. En başta da dediğimiz gibi Rotterdam, Avrupa'nın outleti. Her markanın, modelin en ucuzunu burada bulmak mümkün. Ama baştan uyarmakta da fayda var; ucuzluğun büyüsüne kapılıp sepetleri tıka basa doldurursanız yekün belinizi bükebilir. Zira biz, 1 Euro'ya, 3 Euro'ya satılan muhteşem kıyafetlerin etkisine kapılıp, kasada toplam 200 Euro faturayı görünce ufak çaplı bir kriz yaşadık.

Rotterdam - Mutluluk Destinasyonu

Meent
 ve Pannekoekstraat'taki butiklerin fiyatları oldukça uygun, çeşit de istemeyeceğiniz kadar çok. Mücevher tutkunuz varsa, Galerie Puur'a da mutlaka uğrayın. Gece hayatını doya doya yaşamak isteyenler de Soho ile Off-Corso'yu es geçmemeli. Son bir ek yapalım, mutlaka ama mutlaka Spido tekneler ile Rotterdam Limanı'ndan tura çıkın. Dünyanın en büyük limanına sahip kentine gelip, denize açılmamak olmaz.

22 Eylül 2018 Cumartesi

Bir semt ki; denizden besleniyor

İstanbul’dan sıkıldıysanız, size yine İstanbul “huzur” verecektir. ‘Demedi’ demeyin, bir Anadolu Kavağı’na uğrayın. Her noktasında deniz hissedilen balıkçı kasabası; tarih, doğa ve yemek meraklılarını bekliyor. Bu küçük semt, döndüğünüzde size büyük bir geçmiş ve büyük bir ufuk armağan ediyor.
 
Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Köyler, dereler, ormanlar ve geniş çayırlar ile tamamlanmış yolları geçerken, kırların taze havası sarıyor hemen insanı… Boğaz’ın sırtlarındaki Anadolu Kavağı’ndayız bu defa... Ceneviz Kalesi Yoros’un eteklerinde kahvaltı ediyoruz, Marmara’nın suları ayaklarımıza vuruyor. Ağaçlıklı, çimenli tepeleri, dar sokakları ile sakin bir mola yeri bizim için bu yer, bu sabah… 

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Sudan yeni çıkmış taptaze deniz ürünleri, civardaki restoranlara taksim ediliyor. Keyifli bir koşuşturmaca var etrafta, yeni günün saat 12.00’deki ilk vapurunu ve dahi misafirlerini beklerken… Burası; tarihi camisi, küçük meydanı, eski çeşmesi, ince uzun patika yolları, ahşap yapılarıyla küçük bir balıkçı köyü…
 
Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Çiftlik evleri daha derinlerde, oksijen deposu kavak ağaçlarının arasında saklı duruyor. Renkli sandalların süslediği Anadolu Kavağı, yazın coşkusuyla sarmaş dolaş olmuş sanki. Henüz hayli sakin, çünkü ne Eminönü’nden bir turist teknesi var ortalıkta ne de günübirlik kaçamak yapmak isteyenleri taşıyan şehir hatları vapuru… Midyeciler henüz tezgâhlarını hazırlıyor. Komiler bir tarafta masaları düzenliyor. Garsonlar daha günlük kıyafetleri ile kahvaltı ediyor.

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Marmara ile Karadeniz’in birleştiği şirin semt, iç denizdeki son iskele… Kavakların heybeti kaybolduğunda, gemiler artık Karadeniz’in engin sularına açılıyor. Hemen karşıda ise Rumeli Kavağı görünüyor. Biz ise yalnız iskelenin gölgesinde oturup, sağımızdaki konaklara komşuluk ederek, Yedigül Restoran’da kahvaltı yapıyoruz.

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Suların sesi, evlerin altındaki kayıkhanelerde yankılanıyor, masamıza martılar misafir oluyor, kediler yoldaşlık ediyor, bize ev sahipliği yapıyor. Göz göze, diz dize, el ele huzuru dinliyoruz. Mıhlamanın uzayan peyniri ağzımızda birleşiyor. Beri taraftan da domatesler dilimleniyor, biberler kesiliyor, soğanlar ayıklanıyor, balıklar temizleniyor. Derinlerden bir yerlerden şişte kalamarın kokusu, midye tavaya karışıyor, yağda karidesler kızartılıyor, roka salatası hazırlanıyor.



Güneş denize vururken; göz alıyor. Geç kalmış kayıkçı, avlanmak için açılıyor; ancak bir süre sonra elleri boş geri dönüyor. Butik lokantadaki masamızda derinleşen muhabbet, yosun kokusuyla renkleniyor. Tekir, Arap ve Cavit’in dostları Sarman kedileri sere serpe taşlarda güneşleniyor. İstanbul’dakilerin aksine burada kediler çöp tenekelerine itibar etmiyor. Kediler bile mutlu Anadolu Kavağı’nda…

İskele meydanının arkasındaki sokakta çay bahçeleri iskemlelerini açmış. Gururla tahtaya vurulan pullar ile “şeş-i yek” coşkusu, biraz sonra güçlü bir zar sesi ve sonra bu defa “penc-ü se” kahkahası duyuluyor, kapı üstüne kapı olan adam yeni günü şans ile karşılıyor.
Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Biraz ileride 1593 yılından miras Midilli’li Ali Reis Camisi’nin yaşadığı talihsizliği fark ediyoruz. İncirli Sokak’ın başındaki cami, bin yıllık Ayazma Çınarı’nın devrilmesiyle hasar almış. Ancak anıtlar kararı gereken restorasyon için yaklaşık 1 yıldır henüz neredeyse çivi bile çakılamamış. Artık asırları deviren heybetli çınarın zamana yenilmesine mi kıyalım, yoksa eski özen ve incelik ile yapılmış güzel caminin tahrip olmasına mı; bilemedik.

18. yüzyıl hatırası Cevriye Hatun Çeşmesi de artık eski itibarını görmüyor. Bir köşede adeta yalnızlığa terk edilmiş, geçmiş günlerine hayıflanıyor.

Kumdöken Suyu levhasını takiben İsmailağa Sokağı’ndaki evlerin arasına karışarak, Yoros Kalesi’ne doğru koyulduk bir süre sonra… Boğaz’ın en temiz bölgesindeki taze deniz mahsullerinin kokusunu ardımızda bırakarak, yeşilliğe karışıyoruz. Az ileride dalından böğürtlen yerken, çocukluğumuza dönüyoruz. Yine parmaklarımız renkleniyor. İncir ağacından, kavaktan yapılmış eski ahşap evlerin pencerelerine güzel kokular siniyor. Ahşap ile incir kokusu ayrı bir armoni olarak Arnavut kaldırımlarına yayılıyor. Albanita hatırlatıyor; “Arnavutluk’ta Arnavut taşları yoktur.” 

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Yıllara boyun eğmiş yıkık bazı evlerin duvarlarından otlar bitmiş. Anlıyoruz ki; ot taşın altında kalmıyor. Doğanın kanunu; ‘hep kendini yeniliyor zaman…’ Metruk evlerin sert taşlarının yerini, yeni filiz veren zayıf yeşillikler alıyor. 

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Ölümsüzlerin arasından ölecek olanların garip kayıtsızlığıyla, mezarlıkların içinden geçerek, kaleye doğru çıkıyoruz. Deniz seviyesinden yükseldikçe, rüzgar da kendini gösteriyor. Tepeye tırmandıkça; Boğaz’ın bir bölümü, Rumeli Kavağı ve Karadeniz aynı kadraj içine giriyor. Yoros Kalesi’ne vardığımızda, kalenin arkeolojik kazılar sebebiyle kapalı olduğunu fark etsek bile yukarı çıkarken harcadığımız efor, şahit olduğumuz manzarayla yerini dinginliğe bıraktı. 

Anadolu Hisarı / Mutluluk Destinasyonu

Elbette 800 yıllık Yoros Kalesi’ne doğru yokuş çıkarken; bir ağacın dalına atılmış halata bağlı salıncakta soluklanarak bulutlara kavuştuğumuzu, aynı anda çocuklaştığımızı da artık itiraf edebiliriz. Yoros Çay Bahçesi’nde Marmara’nın Karadeniz’e dokunduğu, aşk ilişkisini görmenizi de tavsiye ederiz. …ve dönmeden Marko Paşa Köşkü’nü görmeyi de asla ihmal etmeyin. Mutluluk Destinasyonu’na sonunda teşekkür edeceksiniz.

11 Ağustos 2018 Cumartesi

Bir yeryüzü cenneti: Ömerli

Mevsimin bütün hücrelerinize göz kırpacağı bir adres ile karşınızdayız! Gündüzü ayrı, gecesi başka… En güzel manzaralar belki de burada görülebilir. Sanki yaz, önce Ömerli’ye geliyor. Mütevazı yaşamı, huzurlu iklimi, göz alıcı yeşili, konuşkan kuşları, mutlu mesut aşıkları ile burası, sizi de kendine çekecek.
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  İstanbul’a en yakın kamp merkezi Ömerli, bir hafta sonu ‘soluklanmak’ için ideal seçenek olabilir. ‘Hem İstanbul’da olup hem İstanbul’da olmamak’ demek, Ömerli’yi keşfetmektir. Çünkü Ömerli’ye girdiğinizde sizi bekleyen ilk duygu, sanki ‘İstanbul’da değilmişsiniz’ düşüncesi oluyor. Mutluluk Destinasyonu olarak siz bize birkaç dakika ayırırsanız; biz de size, kendinize zaman ayıracağınız yeni lokasyon tanıtmak üzere hazırız!

DOĞAL BİR REHABİLİTASYON

  İstanbul’un köylerinden şirin kasaba; şehir gürültüsü, kirli hava, sıkışık trafik ve stresten bıkıp yorulanlar için açık adres… Şile yolu üzerinde bulunan ‘küçük levhası’ bile Ömerli’nin sevimliliğine dair ipuçları taşıyor. Yeşil ve ağaçlık bölge, adeta kurtarılmış bir belde olarak metropol oburluğundan ayrılıyor. At çiftlikleri, yürüyüş yolları, kamp bölgeleri, piknik alanları, büyükbaş hayvanları ve küçük canlıları ile naturâl bir yaşam var Ömerli’de…
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Doğa tutkunlarının, doğal insanların buluşma yeri olan burası, henüz hak ettiği ilgi ve değeri görmüyor. Bizim gibi hafta içi gittiyseniz tabiat ile baş başa kalıyor, dört yanınızı huzur ve sükûnet sarıyor. Yok eğer hafta sonu gidecekseniz; sizin gibi, küçük bir kalabalığa kendinizi hazırlamanız gerekebilir. Ancak yine de her koşulda dönerken, yaşamınıza farklı, bambaşka, yenilenmiş başlayacaksınız. 
  Ömerli, doğal bir rehabilitasyon alanı… 

YÖRÜK ÇADIRI SİZİ BEKLİYOR

  Yol kenarındaki sıra sıra yörük çadırlarında buz gibi yayık ayranı içmeyi, leziz gözlemeler yemeyi, organik yemekleri tatmayı, sıcacık, dumanı üzerinde köy ekmeklerini, doğal sebze ve yeşillikler ile salatalarını keşfetmeyi, sadece kokusu için bile demli bir çay söylemeyi, mis gibi etler ile bütünleşmeyi; aman ihmâl etmeyin.
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Ömerli’de, yaşamı diğer canlılar ile paylaşıyor, onlara saygıyı hassasiyet ile hatırlıyorsunuz. Göz göze geldiğiniz hayvanlara bakarken; bugün onlara zalimce davranan yaratıkların varlığını hatırladıkça ruhunuzda merhamet ve vicdan rüzgarları esiyor, hissedebilen insanların yüreği fena rüzgar alıyor o an…
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Patika ve dağ yollarında kalabalıklardan uzakta birkaç saat geçirmek, tüm şehri geride bırakarak, yoğun oksijen ve sevdiğinizin eğlenceli bakışları altında nefes almak size iyi gelecek. Burada su, rüzgar, kuş, kurbağa ve sevdiğiniz kişinin aşk dolu tınısından başka bir şey duymanız mümkün değil.

İSTANBUL’UN “SAKLI” SARNICI

  İstanbul’un Anadolu Yakası ile Avrupa’nın doğu semtlerinin su ihtiyacını karşılayan Ömerli Barajı’nda kısa bir mola vermeyi unutmayın. İzole bu yer, huzurlu bir durak olarak güzel fotoğraf karesi yakalamak için fırsatlar sunuyor. Biz, bana kalırsa en güzel çift hatıramızı burada sabitledik.
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Esenceli Köyü’nden ulaşılan Ömerli Barajı yolu, adeta masalların içine karışmanızı sağlıyor. Yarım ada biçimindeki baraj ve bölgesi, hem sahilde aynı zamanda hem de orman içinde olarak, bulunmaz bir konuma sahip.
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Ömerli Barajı’nı görmeden dönmek çizdiğiniz rota için haksızlık sayılır. Burada yüzünüze anlamsız bir gülümseme oturacak, içinize tarifsiz sevinç dolacak. Stres seviyenizin düştüğü, üretkenliğinizin arttığı, zihinsel aktivitelerinizin düzenlendiği Ömerli’de herkes kendine ait maceracı ruhuyla farklı şeyler keşfedebilir. Daha önce hiç yapmadığınız bir şeyi yaparak, hayata bir ‘tirat’ atabilirsiniz mesela. Çünkü bu vaveyla, yalnızca tabiatta yankılanacak, başka duyan olmayacak. Hatta trap ve skeet atışları, avcılık için de doğal parkur, Ömerli’nin eğimli arazisi… Avcılık tutkunları Ömerli’nin tepelerine çıkarak, ormanların derinliklerine girerek duygusal ve fiziksel gerginliklerini, farklı biçimde atıyor.

ŞİFA MERKEZİ BİR ESKİ DİYAR

  Ömerli’de İstanbul’dan ayrılmadan, ‘başka kentlerin’ kokusunu alacaksınız. “Herkes tatilde, biz İstanbul’da kaldık” diye beton duvarlar arasında, taş yollarda ‘sıkışmışlık’ hissi yaşamayın, sıkılmayın. Çünkü Ömerli’yi görmediniz daha… Suları, ormanları, doğal güzellikleri, eğlenme ve dinlenme alanları, mesire yerleri, bol oksijenli temiz havası ile Ömerli, dertliler için şifa merkezi adeta… Öyle ki; Osmanlılar’ın padişahları ile yerli ve yabancı devlet adamlarının hem eğlence hem şifa bulmak üzere tercih ettiği yer “Ömerli” olarak kayıtlarda sabit.
  Yol kenarındaki çeşmeler, tabipleri aratmıyor zira…

 
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu


        Osmanlılar Dönemi’nde Ömerli’deki insanlar, odun ve kömürcülük ile geçimlerini sağlarken, bugün taş ocakları ve madenler bulunuyor. Ancak tarım ve hayvancılığa müsait bölge, tarihsel geçmişindeki gibi bugün de birçok çiftliğe sahip olmasıyla farklılık oluşturuyor. Ömerli’de dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz 37 ayrı ender bulunan bitki türü ‘koruma’ altında tutuluyor.

MUHAFIZ ÖMER BEY BELDESİ

  Osmanlı İmparatorluğu henüz bir beylik olarak bilinirken; 1329’da Orhan Gazi’nin Bizans’a karşı kazandığı zafer sonrası Ömerli’nin de içinde olduğu bölge, Türkler’in himayesine girdi. Ancak Ömerli’deki yaşama dair tapu kayıtlarına ulaşabilmek için yaklaşık 200 yıl beklememiz gerekiyor. Buradaki ilk yerleşik hayat, Kanunî Sultan Süleyman Han’ın saltanatı dönemi içinde kayıtlara geçmiş. 1520’den öncesi için ‘çoğunluklu yarı göçebe bir düzen’ diye, biz tahminlerimizi tartıştık.
Ömerli / Mutluluk Destinasyonu
  Şimdilerde Ömerli olarak bahsettiğimiz bölge, tarihi vesikalarda “Yoros (Beykoz) Kalesi, Kocaeli Sancağı’na tabii” diye dikkat çekiyor. Bahsettiğimiz askeri bir pusula elbette ki… Ömerli, adli olarak ise o günlerde Üsküdar Kadılığı’na bağlıydı. Merkeze uzak Ömerli Bölgesi, ‘tımar sistemi’ ile vergilerden muaftı. Kendi kazancı içinde “eşitlik” ve üretim sürekliliği ile dönüyordu. Köy ismi ise Yoros Kalesi muhafızlarından Ömer Bey’den geliyordu.

  Bahçelerinden meyve kokularının taştığı, doğanın içindeki tamamen natürel, o muazzam kahvaltısını, tabiatın sakinlik saçan seslerini bırakıp yeniden Kadıköy’e ve insanların arasına dönmek kolay değil elbette… Ancak hayat devam ediyor. Bir başka huzur istasyonunda buluşmak üzere…

Çengelköy: Boğaz'ın kenarında asırlık bir çınar

Boğaziçi’nin esintileri, yalıların alt katına, cumbalı üst katlara misafir oluyor. Bahçesi “deniz” olan Muazzez Hanım Yalısı, Server Bey Ya...